FOBİ

Birey, toplumun genelinin korkmayacağı belli bir durum ya da nesne ile karşılaştığında, anksiyete ile birleşerek ortaya çıkan korkulara “fobik bozukluklar” denmektedir. Korkmasına gerek olmadığını bilmesine ve korkusunu anlamsız bulmasına rağmen kişi nesne ya da durumdan korkmaya ve kaçmaya devam eder. Fobik bozukluk yaşamın her döneminde ortaya çıkabilir. Bir uzman eşliğinde kişinin biyolojik, psikolojik ve sosyal öyküsü̈ ile kişiyi tetikleyen sebepler anlaşılabilir.

Agorafobi, sosyal fobi ve özgül fobiler, fobik bozuklukların alt kategorileridir. 

Agorafobi dünyada yaygın gözlemlenen bir fobidir. Agorafobi yaşayan kişiler yalnız kalmaktan, tek başlarına sokağa çıkmaktan ve kalabalık yerlere gitmekten kaçınırlar. Evden çıkmak, kamuya açık yerlerde bulunmak, alışveriş̧ merkezlerine veya dükkanlara girmek, dar ve kapalı odalarda bulunmak istemezler. Tren, otobüs veya uçak gibi toplu taşımalar anksiyetelerini tetikler, seyahat etmekten korkarlar. 

Bu korkularının başlıca sebeplerinden biri de panik anında ne yapacaklarından / yapamayacaklarından korkmalarıdır. Agorafobi yaşayan bireylere bakıldığında çoğunluğun daha önce talihsiz bir olay ile karşı karşıya kalmış̧ olduğu ya da uzun süredir maruz kalıyor olduğu gözlemlenmektedir. 

Sosyal Fobi yaşayan kişiler, korkulan durumla karşılaştıklarında bedensel belirtiler ortaya çıkar. Bu anksiyetelerinin altında yatan neden kendilerini küçük düşürecek yanlış bir şey yapma korkularıdır. Kişi bu korkusu sebebiyle topluluk içinde kendini ifade etmekten kaçınmaya başlar. 

Sosyal Anksiyete yaşayan kişi toplum içinde sözlü ya da eylemsel olarak kendini ifade ederken yüzünde kızarma, ellerinde titreme, terleme, ağız kuruluğu, çarpıntı, nefes darlığı gibi tepkiler ortaya çıkar. Bu tepkilerin ortaya çıkışında kişinin kendine yönelttiği düşünceler etkilidir. Kişi farkında olmadan “güçsüzüm, yetersizim, sevilmeye layık değilim, mükemmel olmalıyım” gibi belli kalıp cümleleri tekrar eder. 

“Özgül Fobi” belli nesnelere veya durumlara yönelik olarak ortaya çıkan yoğun korkulara verilen addır. Hayvanlara yönelik, karanlık, kapalı yer ya da yükseklik gibi korkular en sık karşılaşılan özgül fobilerdendir. Örneğin yaygın olan örümcek korkusu bir özgül fobidir. 

Saymış olduğum özgül fobiler, her 100 kişiden 3’ünde görülür. Bu korkulara sahip bireylerle yapılan araştırmalar özgül korkuların çoğunlukla çocukluklarından beri olduğunu ya da nadiren ergenlik döneminden sonra oluştuğunu ortaya koymuştur. 

Kalıtsal genetik özelliklerimizin yanı sıra çevremizin tutumu da özgül fobilerin oluşumunda etkilidir. Klasik koşullanmalarımız ve gözlemsel öğrenmelerimizin fobilerimizi yaratan psikolojik etkenler olabileceği düşünülmektedir. 

Bir ruh sağlığı uzmanı ile görüşmeleriniz sonucu Fobilerinizin üstünüzdeki etkilerini azaltabilirsiniz. 






Telif Hakkı Uyarısı:
Bu yazının tüm hakları 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında korunmaktadır. Yazının tamamı veya bir bölümü; yazarın yazılı izni olmaksızın kopyalanamaz, çoğaltılamaz, alıntılanamaz, yayımlanamaz, ticari amaçla kullanılamaz. İzinsiz kullanım halinde yasal işlem başlatılacak olup, her türlü hukuki ve cezai sorumluluk izinsiz kullanan kişiye aittir.
©psikologecemsercan